Biz iki çekirdek aileden oluşan bir yapıyız. Babam, Annem ve Kardeşim ayrı birinci , Ben, eşim ve kızım ikinci ailedir. Oturduğumuz apartmanda aile apartmanıdır. Hyundai i10 bu sosyal yapının havuz arabasıdır. Her ne kadar sahibi olsam da, hafta içi babama, hafta sonu bana hizmet eder. Lakin bir süre aileye yetmemeye başladı. Ayrıca "Arabalı Damat" statümden dolayıda, kaydederime hatırı sayılır hizmeti olmaktaydı.
Arabanın kapasitesi toplu yolculuklar için yetersiz, motoruda ful yük için çelimsiz kalıyordu. Son zamanlarda 5 koltuğun boş olduğu ender rastlanmaya başlandı. Ayrıca i10 babamın göz zevkine uymuyordu. Ailede İ10 satıp üstüne iyi bir otomobil alma hevesi başlasada, gerek istenilen fiyata alıcı bulunamaması, gerek alternatiflerin pahalı olaması bizi bu düşünceden uzaklaştırdı.
Aile içerisinde arabanın yetersizliği göz önünde bulundurularak ikinci bir otomobilin , yeni alınacak sıfır bir otomobilden daha faydalı olacağıni düşündük. Tüm aileyi tek seferde taşıyabilecek arabalı inceleyerek babamında göz zevkine fazlasıyla uyan Chevrolet Cruze modeline yöneldik.
Ayten satılmaktan kurtulmuştu. Hatta iki farklı tip havuz arabası olması, çokda güzel olmuştu. Uzun ve yorucu yolculuklar için Cruze, şehir içi pratik işler için i10 .
2009 Chevrolet Cruze 1,6 Ls modelini nispeten iyi bir fitaya satın aldık. Araba 102000 kmde, hiç lpg takılmamış benzinli bir otomobildi.
Aracımızın alnı ak deği.... Sıkıntılarımız var.
Cruze o ihtişamının altında malesef bazı sıkıntıları barındırıyor. Arabanın motoru bakımsız. Eski sahibi kaportaya önem vermiş ama motorunun bakımlarını yapmamış. Hiç LPG takılmamış ve 104 bin kmde bir Cruze bulmak zordur. Piyasada kullanılanların büyük çoğunluğu LPG montajı yapılmış subabları çelik olanlarla değiştirilmiş modellerdi. Çoğu kişi benzinli Cruze almanın büyük hata olduğunu düşünsede kendi adıma doğru olanın bu olduğunu düşünmekteyim. Burda ikinci aracımız olan i10 lpg nin varlığı büyük etkendi. Ailecek uzun bir yolculuğa çıkıcaksak, otobanda lpg tercih etmenin sağlıyacağı tasarruf çok büyük olmayacaktı. Yaptığım teslerde arabayı 5,5- 6,0 litre benzin tüketimi ile otobanda kullanmak mümkündü.
Fakat her güzelin bir kusuru vardı. Bilincsiz sahibi tarafından bakımları yapılmamış otomobil saatli bomba gibiydi. İlk sorun Termostat arızası olmuştu. Aracın Termostadı hep açık kaldığından hararet istenilen seviyeye gelmiyordu. İkinci hata aracın egzost üzerindeki Oksijen sensörü zaman zaman arıza vermesiydi. Yeni bir oksijen sensörü gerekiyordu. Aracın lifte aldığımızada sol dış körük patlak olduğu ortaya çıktı. Değişmesi gerekiyordu. Şanzımanın sol keçesinden yağ kaçıyordu. Bununda yenilenmesi gerekiyor. ikiside parça olarak ucuz olsada işcilik olarak pahalı şeylerdi. Yağ sogutucusu o-ring değişmesi gereken bir diğer parçaydı. Fakat en önemli golü, Triger kayışından yemişdik. Tamda değişim yılı gelmişti. Hal böyle olunca 1300 liralık malzeme + 700 liralık işcilik barındıran bir tablo ile karşı karşıyaydık.
Aracın hasar kayıtları, sürtmeden ibaret, kilometresi yaşına göre düşük en önemlisi motoru delinip lpg takılmamış. Halen orjinal bir motor. Test sürüşüne çıksanız sizde arabanın çok iyi olduğunu düşüneceksiniz. Ama öyle olmuyor. Bir yerde tüm bakımları kendimizin yapması iyi iken, bir yandanda tüm paranın arabanın alım satım esnasında harcanması kötü oldu. Aracı bakımsızlığından dolayı henuz kullanmıyoruz. Araba toparlandığı vakit tüm teknik incelemelerini yazacağım :)