Hypermil Projem Ayten : Elektrik problemi

Merhaba
Son bir kaç gündür, aracımda elektriksel problemler oluşmaya başladı. OBD Elm327 sürekli bağlantı kopmaları oluşuyordu. Bir sabah aracım tüm sistemi çöktü. Tam yakıt haritaları sıfırlandı. Soğuk havadan dolayı lpg sistemi vuruntu yapıp arıza kaydı oluştu. Ateşleme sistemi çöktü. Silindir ateşleme arızası verdi. Obd ile bağlanıp arıza kayıtlarına bakınca, genel elektrik arızası anlamına gelen p1555 hatası veriyordu

İşe canım sıkılarak geldim. Aracım moralimi bozmuştu. Akü yeni, bobinler yeni, enjektörler bu kadar nazik kullanmaya rağmen 50,000 kmde bozulmuş olmasını düşünemiyordum. Yemek molasında arabama gittim. Marşa bastım, lpg sistemi çalıştı. Ama bu kadar berbat enjektör sesi duymak beni rahatsız etti. Çuf çuf tren sesi veriyordu. (videoya bakın). Çok titreşimli çalışıyordu. 

Torque pro ile aracın değerlerini inceledim, LTFT değerlerinin uçtuğunu gördüm. Arabanın yakıt haritaları sıfırlanmıştı. Yakıt enjektörlere yanlış gönderildiği için araba titreşiyor, cuflar gibi sesler çıkarıyor. Zorlanıncada vuruntu yapıp kapanıyor benzine geçiyordu. Aynı sorun bu sefer benzinde devam ediyor, fakat motor bunu tölere edebiliyordu. Bariz bir şekilde arabanın elektrik sistemi sorunu vardı. 

İlk şüphelendiğim, Ams sigortası oldu. Arabanın aküsü zayıflamış olabilirdi. AMS yanlış bilgi verip sistemi kandırıyor olabilirdi. Ams jumper sigortayı söktüm. Çekince sigortadan bir sürü toz kalktı. beyaz aliminyum oksitlenmiş jumper sigortayı kaplamış. Bez ile sildim. Hazır sökülü iken, tüm kutupları söktüm. Çay ocağından sıcak su aldım. Kutup başlarına döktüm , beyaz pası eriterek kaybettim. Kutup kablolarının içleri komple beyaz oksitleri sıcak suyla eritip, bez ile sildim. Çok iyi bir işcilik olmadı ama eski halinden çok daha iyi durumdaydı.

Kontağı açtım, motoru çalıştırdım, 14,3 volt ile akü şarja geçti, motor sesi normalleşti. Kontağı kapattım. Molam bitince işimin başına döndüm.

Akşam ise bozulan tüm o haritaların tekrar araba tarafından oluşturulması için yola çıktık. Paralı yola çıktım . Hava koşullarına, sürüş stilime, sürate göre yeniden kendi kendini programladı. Tüm değerler eski haline geldi. 

Hız sabitleyicisini açtım. Kapalı devre moda geçti, tüm verileri ince ince işledi. Vurutu sorunları, akü sorunlarım ortadan kalktı. Alternatör indüxsiyon sesi bile kesildi. Araba normalleşti. 

Arabayı üç gündür deniyor ve inceliyorum. Yaptığım basit onarım, daha doğrusu temizlik, elektriksel çöküş sorununu ortadan kaldırmış oldu. Genelde kış aylarında, havadaki nemin artması, kutup başlarının daha hızlı oksitlenmesine sebeb oluyor. Bu arıza ilk başlangıcı Bolu Topuk yaylası tırmanışında oluştu. İçimdeki kuşku günden güne artmaya başladığı , arıza beklentisi içindeyken, bir sabah meydana geldi. Aynı gün edindiğim onlarca tecrube ve elm327 obd 2 cihazı sayesinde sorunu çözdüm. 

Arızası sorunsuz sürüşler dilerim. Umarım bu paylaşımım başkalarının işine yarar. 

Hyundai i10 için Hız Sabitleyici (Satılık)

Merhaba
Elimde fazladan aldığım, satmak istediğim hız sabitleyiciler var. Almak isterseniz ilanı aşağıya bırakıyorum

Hiç takılmamış , yeni hız sabitleyiciler. Başka arkadaşlarım için satın almıştım. Dört tanesini taktık.
Bunlar elimde kalanlar.

Uyumlu Araçlar
2013 - 2019 tüm i10lar

https://www.sahibinden.com/ilan/yedek-parca-aksesuar-donanim-tuning-otomotiv-ekipmanlari-yedek-parca-orjinal-hyundai-i10-hiz-sabitleme-sistemi-749432011/detay/

Hyundai i10 Her 15000 Km bakımları Parça listesi

Merhaba
Hyundai i10 aracımız ile en güzel tasarrufu, aracın bakımlarını kendiniz yapmaktır. Bu konuda sizlerede yardımcı olmak için gerekli parça kodlarını paylaşmak istedim.

Yağ Filtre Kodları 

2630002751

2630002752

2630002750

Hava Filtre Kodu

28113B9000

Polen Filtre Kodları

9713307010 

9713307000

FC2006

Yağ Seçimi ve Miktarı 

Daha iyi bir yakıt ekonomisi için, grade SAE 5W-30*3 (API SM / ACEA A5) viskozite sınıfından

bir yağ kullanılması önerilir.

 “Enerji Koruyucu Yağlar” (Energy Conserving Oil) etiketli motor yağları artık mevcuttur. Diğer ilave yararlarının yanı sıra, motordaki sürtünmeleri yenmek için gereken yakıt miktarını azaltarak yakıt ekonomisine de katkıda bulunurlar. Bu yeniliklerin günlük sürüşler sırasında saptanması genellikle kolay değildir; fakat bir yıl içinde önemli düzeyde enerji tasarrufu sağlarlar.

Antifiriz

KARIŞIM, Sulu antifriz (Alüminyum radyatör için etilen glikol bazlı soğutucu)

Uygulama Videolarım 

Hypermil Projesi Lpg ve Benzin Kullanımı Arasındaki Farklar.

Merhaba
Son yaptığım bir test videosunda, aracımın Lpg ve Benzinde katalitik konverter sıcaklığını ölçtüm. İki durumdada %75 motor yükünde, 3000 devir saate 90 km/h hızla giden otomobil, şaşırtıcı şekilde sonuçlar verdi. İ10 Motoru her iki durumda da 905 derece motor sıcaklığı göstererek beni şaşkına çevirmiştir.

Bu durum beni bir tesr köşe yatırınca, anladımki bazı yaptığım uygulamalar gereksizmiş. Öncelikle rampa çıkarken motoru %100 motor yüküne yaklaştığında arabayı benzine geçiriyordum. Her iki yakıt tipindede bu durumun anlamsız olduğunu gördüm. Bu konuyu derinlemesine araştırıken, Volumetrik Effiency yani hacimsel verimlilik değerlerindeki farkı tespit ettim. Önce Hacimsel Verimlilik nedir, bunu öğrenmek için aşağıdaki Matek videosunu paylaşmak isterim. 

Kappa motoru Korea Institute of Energy Research tarafından labratuarda test edilmiş, yapılan testin sonucları paylaşılmıştır. Motorun Devir artıkca düz bir tork eğrisine sahip olduğu görülmüştür. 3600 devirde 100 newton tork üretmiştir. 

Motorda yapılan testler sırasında ateşleme zamanı, motorun torku, Lpg enjektör süresi, ateşleme zamanı, egzos ve emme subab zamanlaması ölçülmüştür. 

 Motorun emme manifold basıncı artıkça yani gaz kelebeği açıldıkça, operasyon parametreler bir grafikte toplanmıştır. Motor test sırasında Lpg yakıt ile 3600 devirde 101 newton tork üretmeyi başarmıştır.

Bu test sırasında 1500 devirden itibaren başlayan 80 Newton tork değeri 3600 devire kadar yükselmekte, 101 Newton'a ulaştıktan sonra düşüşe geçerek 90 Newton bandında 4500 devire kadar ilerlemektedir. Lpg yakıt seçili, motor tam yükte iken 650 derecelik egzos gazı sıcaklığına ulaşılır, Manifold basıncı 10 bar'a dayanmıştır. 2000 devirde motor 90 newton güç üretirken enjektör püskürtme süresi 5 ms iken 15 ms saniyeye çıkmış, silindir daha egzos gazını  boşaltırken, emme manifold zirveye 4 derece kala açılmaya başlamıştır. Dcvvt sayesinde  Emme ve Egzos açılma dereceleri birbirlerine yaklaşmıştır. Öncelikle bilinmelidir ki, 2000 devirden sonra neler oluyor. 

Benzin hacimsel verimi %85 olarak ölçülmüştür. Lpg hacimsel verimlilik oranı  %92'dir. Bu nedenle, silindir 2000 devirden sonra hacimsel verimlilik oranı yüksek olan LPG yakıtını 11 bar ile sıkıştırmaktadır. Oluşan enerji, benzine göre %5 daha yüksek olduğundan daha fazla tork ve beygir gücü üretilmektedir. Devir artıkça, manifold basıncı giderek barometrik basınca ulaşıyor. 2000 devirden 3600 devire kadar motor en yüksek verimine ulaşıyor . Bu noktada motor 51 beygir güç üretiyor.

Bu grafik ise başka bir kaynaktan aldığım , ateşleme için gerekli enerjinin farkını gösteriyor. Lpg ile Benzin arasında kv'lik bir fark gösterilmektedir.  Özelikle motor yüke bindikçe Lpg ateşlemek için , benzine göre daha fazla voltaj gerekiyor. 

Rampa çıkarken, güce ihtiyaç duyulan noktalarda, i10 için yapılaması gereken benzine geçmek değil, aksine LPG kullanmaya devam etmek doğru karar olacaktır. Bu durum sonradan Lpg takılan araçlar için geçerli değildir. Yine başka bir kaynaktan elde edilen Lpg takılı  motorun teknik verileri aşağida verilmiştir. En ideal ayarda dahi %9 güç kaybı yaşanmıştır. 

Arabayı aldığım ilk günden beri merak ettiğim bir diğer husus, LPG yakıtta Cut-off olup olmadığı . Oysaki benzinli versiyonlarda anlık yakıt tüketim göstergesi sayesinde, anlık tüketim rampa aşaği inişlerde 0.0 litre olarak göstermektedir. Bizim bifuel motorun bunu yapıp yapamadığını bilmiyordum. Ama kimsenin bilmediği ams sistemini öğrenmiştim. 

Araba ayağınızı gazdan çektiğini neredeyse her durumda elektrik üretiyor, Akü full ise, belli bir süre aküden güc cekerek "alternatörü devreye sokmadan" kullanmaya özen gösterir. Akü üzerinde bir ufacık çip vardır . Çip akünün durumuna göre alternatörü devreye sokmaz. Bendeki Varta akü 60Ah olduğundan, bol bol rejenerasyon yaparak fullerim. Fabraikadan 40 ah akü ile gelen i10 ilk çalıştırmadan itibaren yaklaşık 10 12 dakika aküden beslenerek çalışır. Biz bu akü modifiye edince 60lık Varta'yı ufacık yuvaya sokunca , arabanın akü kullanma süresi neredeyse 20 dakikaya ulaştı. Son yaptığım teste, hız sabitleme açık, 2 kademe havalandırma açık olmasına rağmen bu dereceye ulaşmak çok mutlu edici.

Bu testleri yaparken okumasını yeni öğrendiğim bir değer dikkatimi çekti. Chevrolet Cruze için yaptığım test videolarında kullandığım O2 sensör voltaj değerleri, i10 yelken seyirlerinde 0.0 değer veriyordu. Arabanın Lpg yakıtta Cut-off yaptığını bu şekilde öğrenmiş oldum. Aynı şekilde Chevrolet Cruze rampa aşaği iniş esnasında fuel cut-off yaptığında , o2 sensör verileri 0.0 göstermişti. Bu kesin bilgiyede ulaşmak beni mutlu etti.

1790 km Hypermil Mini Ege Turu Bölüm 1

31 Mayıs 2019
Bir süredir planladığım Ege yolculuğu için aracımın bagajını yükledim. Yaklaşık 4 aydır bu yolculuk için sabırla bekliyordum. Son anda araya iki gece üç gün Bodrum tatilide sıkıştırıp toplam  sekiz günlük bir seyahat planlamıştım.

Yolculuk boyunca kızım arka koltuka yaptığımız küçük yatakta mışıl mışıl uyumuştur. Kendisi bebek koltuğundan nefret ettiği için bana daha fazla iş düşmüştü. Hypermiler dibine kadar kullandım.

Sadede gelmek.... 

İlk hedefimiz Bodrum için 20:35'de  herkes iftar için mola vermişken çıktım yola. Çekmeköy'den paralı yola bağlandım. Hızımı 100 km/h sabitledim. Tabi yola çıkmadan evvel 87951 kmde iken Lpg tankım için 17,5 litre lpg aldım. Benzin yarım depo yakıt vardır .

Yola çıkmadan evvel Körfez geçişi Osmangazi köprüsünü kullanıp kullanmamak arasında çok gidip geldim. Köprü 100 tl gibi bir bedel karşılığında geçiş yapılıyordu. Hyundai i10 bu yoldan gidersem 13 km yol yaparak körfez geçişini tamalıyacaktı. Köprüyü geçmek 10 dakika sürecekti. Lakin Körfezi dolanmak bana 1 saat 5 dakikaya mal oldu. Yolum 92 km uzadı. Peki bunu yapmam karlı bir davranışmıydı. Bedava olan devlet otoyolundan sapağa kadar gelip Körfezi Gölcükten dolanmak bana 20 Tl yakıt masrafı yaratmıştı. 100 liralık köprü geçiş bedeli yanında 80 liralık bir kazancım vardı. 

 Körfez geçiş köprüsü devamındaki Bursa Otoyolunu kullanıp 92 km yol gittik. Paralı otoyolda 92 km yol için 30 tl bedel ödedik. Bu yolda Hyundai i10 1.0 Lpg için daha önceden hesapladığım tırmanma kapasiteleri doğrultusunda kullanmaya gayret gösterdim. Özelikle hız sabitleyici  kullanırken Lpg modunda tırmanışlarda ayağımla gaza basarak aracın daha ne kadar  tırmanışı tolere edebildiğini izledim. Tolerenin bittiği arabanın hızı sabit tutarken zorlandığını anladığım zaman  önce klima açıksa kapattım, sonrasında Benzine geçtim. 

Susurluk Dinlenme tesislerinde bir bardak çay içip, yoluma devam ettim. Yakıt almak için Gelenbe Shell istasyonuna geldiğimde 413 km yol kat etmiştim.  Lpg depom uyarı vermişti, rampalarda sıkıntı olmaması için bir miktarda benzin yakmıştım. Yük altında benzinde yakmak içimi rahatlatıyordu. 

Burda Benzin almadım sadece 19 litre LPG alarak depoyu fulledim. Bu ana kadar yaklaşık 5:12 saat kontak açmıştım. Shell kahvesinden içip beynimi ve dikkatimi artırdıktan sonra , tekrar yola düştüm. 

Shellden aldığım yakıt ile hiç durmaksızın, Bodrum'a kadar sürmeyi başardım. Hız sabitleyici sayesinde yorulmadan sabit 100 - 90 km hızlar ile güzergahı bitirdim. Navigasyonun beni inatla yeni yapılan ve bana faydası olmayan O-5 Otoyolunu kullanmadım. Onun yerine Manisa üzrerinde yeni açılan Sabuncubeli tünelininde geçerek İzmir- Aydın Otoyoluna girdim. Bayram nedeniyle bedava olan otoyolda 90 km daha sürdüm. Dümdüz ve tamamen boş olan yolda hızı saate 100 km hızda sabitleyip bitirdim. Sabaha karşı 04:47 sularında girdiğim otoyolu 76 km sürerek 05:36 gibi terkettim. 76 km yolu saate 91 km/ h ortalama hızla tamamlamıştım. Bu da göstergedeki %8 lik sapmanın kanıtıydı.  Çünkü tüm yolu 100 km/h sabitlenmiş şekilde tamamlamıştım. İlk durağım olan Bodrum Bitez mevkindeki otelime saat 7:55 gibi varmıştım. 

Yolculuk maliyeti ilk bacak için sadece 36 litre lpg olmuştu. 764 km yolu molalar hariç 10 saate tamamlamıştım. Bu yolculuk için ortalama hızım 78 km/h olarak sonuçlanmıştı. Daha önceki uzun yollarda ortalama hızım 68 km/h olduğunu düşünürsek, hız sabitleyici sayesinde hızım 10 km/h iyileşmiş görünüyor. Motorun yükde çalışma durumunda edindiğim tecrubeler sayesinde de sağlıklı bir yolculuk yapmıştık. Motorun%87 motor yükünü aşmasına izin vermeden , sağlıklı bir çalışma aralığında seyrüsefer yapmıştık. %87 motor yükünde arabanın alternatörü ve klimayı kapatır, varı yoğu ne varsa tekere iletirdi. Bu durumda aküden güç çekilir, aracı akünün ellerine bırakırsınız. Akü sağlam değilse , yük altında oluşabilecek elektriksel bir dalgalanma sizi yolda bırakabilir.  Yolculuğun bir sonraki bölümünde görüşmek üzere :) 

F16D4 Motor neden verimsiz

Merhaba
2009 Chevrolet Cruze aracımızda, LXT kod adlı 4 silindirli, 1598 cc 80 kw güç üreten motor hizmet vermektedir. Maksimum tork devri 4200 devirde 150 newton olarak verilmiş.

Hyundai i10 arabamdaki 90 newtonluk motorun yanında bu denli güclü motora sahip otomobil 1400 kilo ağırlığınında etkisiyle biraz hantal yürümekte. Bu hantallığın esas sebebi Obd verileri ve motor yük değerleri ile incelendiğinde ortaya çıkmıştır. Bu hantallık yakıt tüketimini artırmaktadır.
Şöyle ki, Hyundai i10 motoru sadece alternatör şarj etme eğiliminde iken rölantide %20 motor yükü ile çalışmaktadır. Chevrolet Cruze ise işler biraz daha değişik durumda.

Cruze üzerinde elektrikli Direksiyon bulunmamakta. Elektrikli direksiyon sistemin varlığı, şehir içi yakıt tüketimini 9,8 litreden 8,6 litrelere düşürmektedir. Motor tarafından sürekli tahrik edilen hidrolik direksiyon pompası, şehir içi yakıt tüketimini 1- 3  litre arasında artırmaktadır. En ekonomik yolculuklarda bile yakıt tüketimine 0,6 litre etkisi vardır. Yapılan gözlemlerde normal rölanti devrinde %20 yükte çalışması gereken motor, rölantide %32 motor yükü ile çalışmaktadır. 

Eğer birde sıcak havaların etkisi ile klimanızı da açarsanız, kademe "2" fan açtığınızda motor üzerindeki yük %45,5 değerine ulaşacaktır. Motor üzerinden alternatör, direksiyon pompası, klima kompresörü tahrik edilirken frene bastığınızda ise işler dahada çığırından çıkacaktır. Fren pedalına basmak motor yükünü %50 değerini aşacaktır. 

Alman Adac testinde şehir içi 9,8 litre yakıt tüketimi çıkmasının yegane sebebi de budur. Bir diğer şikayette motorun alt devirlerde ölü olması durumu, bütün bu saydığım ekipmanların motor tarafından tahrik edilmesinden açığa çıkan aşırı yüküdür. Daha yola çıkmadan torkunuzun %50 sini kaybediyorsunuz. 

Sonuc olarak iyi bir yapılanma olmadığı için 1,6 F16d4 motorunuz çıplak dynoda verdiği  torkun yarısını kötü güç yönetimi ile kaybediyorsunuz .Her ne kadar bir sonraki modellerde bu sorun aşılmış olsada,  çözülmesi 1 yılı aşmıştır. 

ADAC 2009 Chevrolet Cruze 1.6 LS testi

Merhaba
Chevrolet Cruze aracımızın, Adac tarafından yapılan testleri hakkında makale yazma gereği hissettim. Peki nedir bu Adac, Türkçe meaili Alman Otomobil Klubü. Yaptıkları testler son derece teknolojik laboratuvar ortamlarında yapılıyor. Uzman kadrosu Alman disiplini ile araçları test ediyor.

Makalenin tamamı
https://www.adac.de/_ext/itr/tests/Autotest/AT4249_Chevrolet_Cruze_16_LS/Chevrolet_Cruze_16_LS.pdf

Adac puanlamayı terse göre yapmış. 5 puan üzerinden hesaplanıyor. Rakam düştükçe iyi, yükseldikçe kötüleşiyor. Adac motor için 3,2 puan vermiş. Bu turuncu renk ile fiziksel olarak işratlemiş. Yeşil ve tonları iyi, Kırmızı ise kötü manasına gelirken turuncu vasatı simgeliyor.

Motor için tatmin edici olduğu fakat, sollamak için çok uzun düzlüklere ihtiyac olduğu belirtilmiş. Özelikle 5 nci vitesde  çok yavaş hızlandığı vurgusu yapılmış. Bu arada kullandıkları model benimde sahip olduğum 113 beygir ve 153 newton torka sahip 1,6 f16d4 motor.

Arabanın görüş açıları yine vasat seviyede

Motorun titreşimli çalıştığı belirtilmiş. Özelikle 5000 devir bandında otoban kullanımlarında titreşim rahastız edici boyutlara ulaşıyormuş. Burdada 3.0 puan verip vasat olduğu belirtilmiş.

Şanzıman için motor ile uyumlu  oranlara sahip.  Motorun gücü 6 nci bir vites için uygun değil. Yakıt tüketimi Adac labratuar testlerinde Ortalama tüketim 7,8 litre çıkıyor. Karayollarında yakıt tüketimi 5,8 litreye düşmesine rağmen Şehir içi tüketim 9,8 litreye çıkıyor. Yüksek hızlı otobanlarda ise bu tüketim 8,6 litreye düşüyor.

Yukardaki grafikte Chevrolet Cruze 1.6 Ls modelin tüketim verileri, diğer arabaların ortalama verileri ile kıyaslanıyor. Litre bazında olan verilerde siyah cubuklar D ile simgelenip dizel otomobillerin ortalama tüketimini , B ile biten ise benzinli aracların ortalama tüketimleri baz alınmış. Üsteki sarı  çubuklar ise Cruze modelinmin test verileri olarak çıkan sonuçlar. Yukardan aşaği Almanca olarak Şehir içi tüketim, Şehir dışı tüketim, Otoban tüketimi, Genel Ortalama tüketim.

Adac Otoban testi saate 130 km hızla yapılıyor. Çoğu Avrupa yolları baz alınarak geliştirilen bu test 80 km/h ile 130 km/h arasında sık sık fren ve ara hızlanma barındırıyor. 130 km/h hızla giderken önünüze gelecek daha yavaş araçları sollama simule ediliyor.

Herşeye rağmen Chevrolet Cruze 1.6 LS vasat bir puan alıp testi geçmiş. 

Chevrolet Cruze 1.6 LS en yüksek puanlamaları iç mekan, Güvenlik ve Konfordan almış. Bu başlıklar içerisende tam puan aldığı kısım ise, ön koltuklar. Ön koltukarın alanı 2 metreden uzun insanlar için bile çömert. Bir diğer yüksek puan alınan kısım, arabanın çok düşük egzoz atığı oluşturması. 4 yıldızı almanın ucundan dönmüş.

Test edilen arabanın verileri.

2009 Chevrolet Cruze LS "Ailenin Yeni Üyesi"

Biz iki çekirdek aileden oluşan bir yapıyız. Babam, Annem ve Kardeşim ayrı birinci , Ben, eşim ve kızım ikinci ailedir. Oturduğumuz apartmanda aile apartmanıdır. Hyundai i10 bu sosyal yapının havuz arabasıdır. Her ne kadar sahibi olsam da, hafta içi babama, hafta sonu bana hizmet eder. Lakin bir süre aileye yetmemeye başladı. Ayrıca "Arabalı Damat" statümden dolayıda, kaydederime hatırı sayılır hizmeti olmaktaydı.

Arabanın kapasitesi toplu yolculuklar için yetersiz, motoruda ful yük için çelimsiz kalıyordu. Son zamanlarda 5 koltuğun boş olduğu ender rastlanmaya başlandı. Ayrıca i10 babamın göz zevkine uymuyordu. Ailede İ10 satıp üstüne iyi bir otomobil alma hevesi başlasada, gerek istenilen fiyata alıcı bulunamaması, gerek alternatiflerin pahalı olaması bizi bu düşünceden uzaklaştırdı.
Aile içerisinde arabanın  yetersizliği göz önünde bulundurularak ikinci bir otomobilin , yeni alınacak sıfır bir otomobilden daha faydalı olacağıni düşündük. Tüm aileyi tek seferde taşıyabilecek arabalı inceleyerek babamında göz zevkine fazlasıyla uyan Chevrolet Cruze modeline yöneldik.

Ayten satılmaktan kurtulmuştu. Hatta iki farklı tip  havuz arabası olması, çokda güzel olmuştu. Uzun ve yorucu yolculuklar için Cruze, şehir içi pratik işler için i10 .

2009 Chevrolet Cruze 1,6 Ls modelini  nispeten iyi bir fitaya satın aldık. Araba 102000 kmde, hiç lpg takılmamış benzinli bir otomobildi.

Aracımızın alnı ak deği.... Sıkıntılarımız var.

Cruze  o ihtişamının altında malesef bazı sıkıntıları barındırıyor. Arabanın motoru bakımsız. Eski sahibi kaportaya önem vermiş ama motorunun bakımlarını yapmamış. Hiç LPG takılmamış ve 104 bin kmde bir Cruze bulmak zordur. Piyasada kullanılanların büyük çoğunluğu LPG montajı yapılmış subabları çelik olanlarla değiştirilmiş modellerdi. Çoğu kişi benzinli Cruze almanın büyük hata olduğunu düşünsede kendi adıma doğru olanın bu olduğunu düşünmekteyim. Burda ikinci aracımız olan i10 lpg nin varlığı büyük etkendi. Ailecek uzun bir yolculuğa çıkıcaksak, otobanda lpg tercih etmenin sağlıyacağı tasarruf çok büyük olmayacaktı. Yaptığım teslerde arabayı 5,5- 6,0 litre  benzin tüketimi ile otobanda kullanmak mümkündü.

Fakat her güzelin bir kusuru vardı. Bilincsiz sahibi tarafından bakımları yapılmamış otomobil saatli bomba gibiydi. İlk sorun Termostat arızası olmuştu. Aracın Termostadı hep açık kaldığından hararet istenilen seviyeye gelmiyordu. İkinci hata aracın egzost üzerindeki Oksijen sensörü zaman zaman arıza vermesiydi. Yeni bir oksijen sensörü gerekiyordu. Aracın lifte aldığımızada sol dış körük patlak olduğu ortaya çıktı. Değişmesi gerekiyordu. Şanzımanın sol keçesinden yağ kaçıyordu. Bununda yenilenmesi gerekiyor. ikiside parça olarak ucuz olsada işcilik olarak pahalı şeylerdi. Yağ sogutucusu o-ring değişmesi gereken bir diğer parçaydı. Fakat en önemli golü, Triger kayışından yemişdik. Tamda değişim yılı gelmişti. Hal böyle olunca 1300 liralık malzeme + 700 liralık işcilik  barındıran bir tablo ile karşı karşıyaydık. 

Aracın hasar kayıtları, sürtmeden ibaret, kilometresi yaşına göre düşük en önemlisi motoru delinip lpg takılmamış. Halen orjinal bir motor.  Test sürüşüne çıksanız sizde arabanın çok iyi olduğunu düşüneceksiniz. Ama öyle olmuyor. Bir yerde tüm bakımları kendimizin yapması iyi iken, bir yandanda tüm paranın arabanın alım satım esnasında harcanması kötü oldu. Aracı bakımsızlığından dolayı henuz kullanmıyoruz. Araba toparlandığı vakit tüm teknik incelemelerini yazacağım :)